İşaret Dili Tarihçesi
DÜNYADA İŞARET DİLİ TARİHÇESİ
Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre, dünya genelinde 466 milyon işitme engelli yaşıyor. Bu kişilerin 34 milyonunu ise 15 yaşın altındaki çocuklar oluşturuyor.
Tarihin her döneminde işitme engelli bireyler iletişim kurabilmek için birbirinden farklı işaret dili geliştirmişlerdir.
Fransa’da 1770’li yıllarda işitme engellilerin kullandığı el hareketleri, grameri olan bir dil olarak kabul edilmiş ve okullarda öğretilmeye başlanmıştır. Daha sonra bu yöntem bir Fransız işaret dili bilimcisi tarafından Amerika’ya taşınmış ve orada 1817’de Thomas Gallaudet tarafından sadece işitme engellilere eğitim veren, ilk işaret dili öğreten okul 1817’de Thomas Gallaudet tarafından ilk işitme engelli okulu Amerika’da kurulmuştur. (şimdiki adıyla, Gallaudet University).
TÜRK İŞARET DİLİ (TİD) TARİHÇESİ
Kaynaklarda en eski dönemlerden bu yana Türk İşaret Dilinin varlığı ile ilgili sınırlı bilgiler bulunmakla birlikte işaret dilinin söz varlığı, dil bilgisi, söz dizimi özellikleri konusunda bilgi yok denecek kadar azdır. Ülkemizde işaret dilinin ne zaman ortaya çıktığına dair net bilgilere ulaşılamamakla birlikte,
Dorothy Miles, Osmanlılar hakkında batıda çıkan yazılardan ve Evliya Çelebi’nin notlarından yaptığı derlemelere göre, 1500-1700 yılları arasında Osmanlı sarayında mahkemelerde hizmet etmeleri amacıyla bulundurulan bir işitme engelliler topluluğu yer almaktaydı. Afrika ülkelerinde işaret dilleri ve tarihi üzerine yaptığı araştırmasında, en üst düzey hayat standartlarına Osmanlı topraklarında yaşayan işitme engellilerin sahip olduğunu ve işaret dili kullanan topluluklar oluşturduklarını saptamıştır. Bu yıllarda batıda işitme engellilerin kullandığı dil ise hiçbir kurumun parçası değildi.
Türkiye’de İşitme Engelliler Okulu, ilk olarak II. Abdülhamit döneminde, Sultanahmet Ticaret Mektebi içinde 30 Eylül 1889’da açılmıştır. İşitme Engelliler Mektebi Cumhuriyet’in ilk yıllarında İzmir’e taşınmış orada bulunan Sağır, Dilsiz ve Körler Müessesesi ile birleştirilmiştir. Bu okulda ve daha sonra açılan okullarda Türk İşaret Dili (TİD) öğretimi sürdürülmüştür. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından “Yetişkinler İçin İşaret Dili Kılavuzu” adlı eser 1995 yılında yayımlanmıştır.
2012 yılında Türk İşaret Dili sözlüğü ihtiyacını karşılamak amacıyla yine Millî Eğitim Bakanlığı tarafından Türk İşaret Dili Sözlüğü hazırlanmıştır. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından Türk İşaret Dili dersinin okutulması kararı alınmış, öğretim materyalleri hazırlanmıştır.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından Türk İşaret Dilinin dil bilgisi yapısı hakkında çalışma yapılmış ve 2015 yılında Türk İşaret Dili, Dil Bilgisi Kitabı yayımlanmıştır.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Ulusal Engelli Veri Sisteminde kayıtlı ve hayatta olan Türkiye’deki engellilere yönelik olarak yayınlanan verilere göre ülkemizde 406 bin (%1,1) erkek 429 bin (%1,2) kadın olmak üzere toplamda ise 835 bin işitme engelli bulunmaktadır (TÜİK, 2015). Ancak bu güne kadar illere göre işitme engellilere yönelik herhangi bir çalışma rastlanılmamıştır.
İŞARET DİLİ NEDİR?
İşaret dili, işitme veya konuşma yetisine sahip olmayan bireylerle iletişim kurabilmemizi sağlayan el hareketleriyle yapılan jest ve mimiklerimizi kullanmamızı gerektiren sessiz ve görsel bir dildir. İşaret dili, sadece işitme ve konuşma yetisi olmayan insanların öğrenmesi gereken bir dil değildir. Aksine konuşabilen ve duyabilen insanların da öğrenmesi gerekir.
İŞARET DİLİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
-İşaret dili sözlü diller gibi gramer yapısına sahiptir.
-Her kavram için kullanılan işaretler bölgelere göre farklılık gösterebilmektedir.
-İşaretlerde çoğunlukla ek kullanılmaz.
-Her ülkenin kendi işaret dili vardır.
-Türk işaret dili, Türkiye’de ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki işitme engelliler tarafından kullanılan bir dildir.
-Türkçe ile işaret dili cümle dizilimi farklıdır.
-Türk işaret dilini iyi kullanabilmek için işitme engellilerin kültürünü iyi bilmek gerekir.
-İşaret dilinde aynı işaret birden fazla anlama gelmektedir.
-Sıfatlar isimlerden sonra gelir.
-İşaretlerin yeri önemlidir.
– El şekillerine dikkat edilmelidir.
-Jest ve mimikler önemlidir.
JEST VE MİMİKLER
-İşaret dilinde jest ve mimikler önemli bir yer tutar. Yapılan işaretlerle birlikte, yüzdeki ifadeler bireyin ruh halini yansıtır. İfadedeki sevgi, kızgınlık, duygusallık gibi durumları iletişim sırasında anlayabiliriz.
-Sinirli durumlarda iletişim hızlı ve sinirlidir.
-Duygusal durumlarda rahat ve güler yüzlüdür.
-İletişim sırasında el dışı hareketlere dikkat etmek gerekmektedir.
PARMAK ALFABESİ
-Türk işaret dili parmak alfabesi iki el birden kullanılarak yapılır.
-İşaret dilini yeni öğrenmeye başlayanlar ve kelimelerin işaretlerini bilmeyenler için parmak alfabesi kolaylaştırıcı bir araçtır.
Kaynakça:
1- http://www.tidted.org
2- http://samef.org.tr
3- https://www.iienstitu.com
4- https://www.yaziciakademi.com.tr
5- https://isaretdiliweb.wordpress.com
6- https://www.ailevecalisma.gov.tr
7- https://www.trthaber.com/haber/saglik/ihtiyaci-olan-isitme-engellilerin-yuzde-90i-isitme-cihazina-sahip-degil-385275.html